top of page
Yazarın fotoğrafıUğur Yurttaş

Zor Zamanlarda Yola Devam Etmek İçin 10 İpucu

Güncelleme tarihi: 29 Ağu 2020




Zor Zamanlarda Yola Devam Etmek İçin 10 İpucu

Merhaba,

“Hayatta hiçbir şey kolay kazanılmaz” sözü ile büyütülmüş 80’li yılların bir çocuğu olsam da, bende sizler gibi işlerin ne kadar zorlaşabileceğine çoğu zaman hazırlıksızdım. Hayat kapınızdan içeri, başarısızlıklar ve aksilikler bir misafir sürüsü gibi girmeye başladığında, insan hayatın bu zor anlarını atlatmanın ancak peri masalı fantezisi olduğunu düşünmeye başlıyor.

Kim bilir belki sizde şu an çok değer verdiğiniz ilişkinizde çıkmaza girdiniz, belki aylardır emek verdiğiniz bir sınavda istediğiniz başarıyı yakalayamadınız, belki de yeni başladığınız iş yerinizde departman arkadaşlarınız tarafından bir türlü kabul görmüyorsunuz veya çok sevdiğiniz bir yakınınızı sinsi bir hastalıktan dolayı kaybettiniz... Velhasıl hayatınızın zor bir dönemindeyseniz, içinizdeki neon ışıklarında devamlı şu soru yanıp yanıp sönmeyede başlamış demektir:

- Hayatımın bu fırtınalı dönemini nasıl atlatacağım? (Özellikle çevremizdeki insanlardan çok az destek aldığımızda, bu zor zamanları nasıl atlatabiliriz? )


Neler yaşadığınızı bildiğimi iddia etmek gibi bir hadsizliğe düşmeyeceğim çünkü umutsuzluk denizinde boğuşurken insanın duymak isteyeceği en son şey budur. Sizinle paylaşacaklarım, kendi hayat yolumda cebime koyduğum bilgilerdir. Tüm cevaplara sahip olduğumu iddia etmiyorum ama hayal kırıklığı, başarısızlık ve hayattaki zor koşulların üstesinden gelmek hakkında, elli yaşını kucaklamış biri olarak bir kaç şey biliyorum. Umarım içinde bulunduğunuz bu zor döneme biraz ışık tutabilir ve bir miktar umut sunabilirim.


Aşağıda tam olarak güvendiğim bu on ipucunu bulacaksınız. Şu an belki de şüpheyle bakıyor olsanız bile bu yöntemlerin zor zamanları atlatmanıza kesinlikle yardımcı olacağına inanıyorum çünkü bu yöntemlerin bugüne kadar birçok kez yol arkadaşlığı yaptığım insanlarda adeta bir aspirin gibi hızlıca fayda sağladığını gördüm. Ayrıca, paylaşmak istediğiniz bir hikayeniz varsa lütfen benimle iletişime geçmekten çekinmeyin ve neler yaşadığınızı veya bu bilginin size bir şekilde fayda sağlayıp sağlamadığını lütfen bana bildirin.

1. İyiye Odaklan

Öncelikle neye odaklandığınızın farkına varın ve devamında hayatınızdaki iyi şeylere odaklanın. Eğer hayatınızda odaklanacak iyi bir şey bulamazsanız, sahip olduklarınızı düşünmeye çalışın. Sofranızdaki yemek, başınızı sokabildiğiniz bir çatı, elinizin kolunuzun hala tutuyor olması gibi şeyler, hatta şu an bu yazıyı okuyabileceğiniz gerçeği. Şimdi sahip olduklarınıza odaklanın ve bunu yaptığınızda kendinize, hayatınıza güzel şeyleri daha çok çekeceğinize inanın.

2. Hissettiklerinizi ve duygularınızı ifade edin ve bunların dışarıya çıkmasına izin verin.

Genelde insanlar, zor zamanlarında güçlü görünmek istediklerinden, içinden gelen duyguları bastırmayı seçerler. Halbuki bu davranış, içeride hissedilen olumsuz duyguyu daha da büyütebilir hatta kötüleştirebilir. Bu nedenle acıyı bastırmayın, bunun yerine derin bir nefes alın ve hissettiğinizi kelimelere dökün, duygularınızı ifade edin, arkadaşlarınızla konuşun, ağlayın, haykırın ve bağırmanız gerekiyorsa bırakın bağırın. Çünkü sizi rahatsız eden olumsuz duyguları ne kadar erken bırakırsanız, zorluklarınızla başa çıkma konusunda o kadar çözüm odaklı bir zihniyete sahip olursunuz.

3. Durumu farklı bir açıdan görmeye çalışın.

Mücadele ederken yapılması en zor şey bu kısım olsa da, bazen tam olarak ihtiyacınız olan şey, gerçekten budur. Bir ilişkiyi sona erdirmek daha iyi bir ilişkiye yol açabilir, işinizi kaybetmek daha iyi bir işe yol açabilir, birini kaybetmek kendinizi derinlemesine düşünmenin yolunu açabilir ve hatta sizi daha iyi bir insan yapabilir. İş hayatımı şekillendiren bir büyüğümün söylediği gibi: “Sorunun bir parçası mı olmak istersin, yoksa çözümün bir parçası mı?”

4. Kendinizi unutmayın

Günümüz insanının en çok yaptığı hata: ruhsal ve bedensel sağlığını görmezden gelmek. Oysaki zor zamanları aşmanın en iyi yollarından biri ruhunuza ve bedeninize iyi bakmaktır. Egzersiz yapmaya mutlaka zaman ayırın, aşırı gıda ve alkol tüketiminden kaçının ve tıpkı en yakın dostunuza zaman ayırır gibi kendinize de gün içinde zaman ayırın. Uygularken size komik bile gelse her gün birkaç dakikalığına da olsa ayna karşısına geçip kendinizi sevgiyle kucaklayın ve kendinize “kendinizi ne kadar çok sevdiğinizi” ifade edin. (Eğer bunu siz bile kendinize söylemekten imtina ediyorsanız, başkasından bunu beklemenin samimiyetini ayrıca düşünün derim.)

5. Sıkıntılarınızı parçalar halinde iyileştirin.

Sıkıntı yaptığınız durumun ne kadar büyük, ne kadar korkunç olduğunu veya ne kadar içinden çıkılmaz olduğunu düşünürseniz o kadar kendinizi bunaltır ve harekete geçmek yerine sanki üzerine ışık tutulmuş bir tavşan gibi donup kalırsınız. Bunun yerine, her seferinde bir adım atın; nereden başlayabileceğinizi, hangi yöne gideceğinizi ve bu durumda gerçekte neyi kontrol edebileceğinizi ve neyi kadere, evrene bırakabileceğinizi düşünün. Kısaca koca bir pizzayı bir defada yutmak yerine dilimler halinde yemenin daha rahat olduğunu hatırlayın.

6. Zor zamanların, içinizdeki gerçek karakteri yarattığını unutmayın.

Lütfen hatırlayın sizi değiştiren, sizi güçlendiren anlar hayatınızın mutlu ya da kolay dönemleri mi yoksa zor dönemleri mi? Kişi sadece zor ya da umutsuz zamanlarda gerçek kendini daha iyi tanıyabilir ve kendi gücünü ve direnç kapasitesini keşfedebilir. Karakterinizi gerçekten şekillendiren ve sizi hayata karşı büyüten yaşadığınız bu zor zamanlardır. Alman Filozof Nietzsche'nin meşhur sözünü hatırlayın “Seni öldürmeyen şey, seni güçlendirir.”

7. Sizi strese sokan insanlardan kaçının.

Hepimizin hayatında bize huzur veren insanlar olduğu gibi bizi strese sokan insanlarda vardır. Enerjinizi emen, stresinizi artıran, hayata devamlı negatif bakan insanlarla zamanınızı geçirmek yerine, hayatın güzel yanlarını gören, sizi rahat hissettiren ve zihin dünyanızı zenginleştirecek insanlarla zaman geçirmeyi tercih edin.

8. Hobinizi bulun.

Herkesin keyif aldığı, içinde kaybolabileceği bir şey mutlaka vardır. Bunun için en kolay yol; çocukken neleri sevdiğinizi düşünün, arkadaşlarınıza veya ailenize en çok neyden bahsettiğinizi düşünün, öyle ki düşündüğünüzde bile sizi heyecanlandıran konuları keşfedin. Yazmak size yardımcı oluyorsa, yazın, çizim size yardımcı oluyorsa çizin, dans etmek hoşunuza gidiyorsa dans edin. Her birimizin içinde sadece hüzün ve kederde canlanan ve genellikle hayatlarımızı olumlu anlamda değiştiren bir sanatçı olduğuna inanıyorum.

9. İhtiyacınız olursa alan isteyin.

Yalnız kaldığınızda sıkıntılarınızla daha iyi başa çıkabileceğinizi düşünüyorsanız, hayatınızda kendinize ait bir alan yaratın. Dikkatinizi dağıtan şeylerin çözüm yaratmanızı engellediğini düşünüyorsanız telefonunuzu kapatın veya sosyal medya hesaplarınızı geçici olarak devre dışı bırakarak, ihtiyaç duyduğunuz kadar mola verin. Bazen yalnızlık, belirli durumları kabul etmenize ve devam etmenin daha iyi yollarını düşünmenize yardımcı olur.

10. Zor zamanların sonsuza kadar sürmeyeceğine güvenin.

Bunun çok klişe olduğunu biliyorum ama doğru. Sıkışmış hissedebilir ve bunun üstesinden gelip gelemeyeceğinizi veya hatta bunu geçip geçemeyeceğinizi merak edebilirsiniz, ama emin olun sonunda yapacaksınız. Belki iki hafta, belki iki ay veya ne kadar ihtiyaç duyuyorsanız ama sonunda bu zor zamanlar sonsuza kadar sürmeyecek ve bunun sayesinde gelişeceksiniz. Unutmayın, “Her gecenin bir sabahı vardır”

Son söz: Kendi kanatlarınızla uçmak isterseniz emek vermeniz, zorluklarla mücadele etmeniz gerektiğini lütfen hatırlayın.

47 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page